fizy|ka

fizy|ka
f sgt Nauk. physics (+ v sg)
- wykład z fizyki a lecture in physics
- pracownia fizyki a physics laboratory
- wydział/instytut fizyki Uniw. the department a. school of physics, the physics department
- fizyka klasyczna/Newtonowska classical/Newtonian physics
- □ fizyka atomowa atomic physics
- fizyka ciała stałego solid-state physics
- fizyka cząsteczek elementarnych particle physics
- fizyka doświadczalna a. eksperymentalna experimental physics
- fizyka jądrowa nuclear physics
- fizyka kuli ziemskiej geophysics
- fizyka metali metal physics
- fizyka molekularna molecular physics
- fizyka plazmy plasma physics
- fizyka słońca solar physics
- fizyka stosowana applied physics
- fizyka teoretyczna theoretical physics
- fizyka wysokich energii high energy physics

The New English-Polish, Polish-English Kościuszko foundation dictionary. 2003.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • FIZY. — Fizyoloji (International » Turkish) …   Abbreviations dictionary

  • Spotify — URL spotify.com Commercial? Yes Type of site Music, Search, Community Registration Optional …   Wikipedia

  • List of online music databases — This is a list of online music databases, as well as including a list of sites that currently provide free paid for on demand music as a streaming media. A primary unit of many of these two types of sites is the tracks which is often referred to… …   Wikipedia

  • ahlat — 1. is., bit. b. 1) Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster) 2) bit. b. Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi 3) argo Kaba adam, yol iz bilmez… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bağ doku — is., bit. b., fizy. Hücre sayısı az, hücre arası maddesi çok ve genellikle diğer dokuları birbirine bağlayarak destek görevi yapan doku …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bel — 1. is., Far. bel Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı Birleşik Sözler çatal bel Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller bel bellemek 2. is., anat. 1)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • damardaraltan — sf., fizy. Damarların kas tabakasını büzerek kanın dolaşımını çabuklaştıran veya düzenleyen (sinir, madde) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • damargenişleten — sf., fizy. Damarların kas tabakasını gevşeterek çapını büyüten (sinir, madde) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • devin duyumu — is., fizy. Devinmekten ve özellikle kasların kasılmasından canlının edindiği duyum, kinestezi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dikilmek — 1. nsz 1) Dikme (I) işi yapılmak Buraya anıt dikilecek. Bahçeye ağaçlar dikildi. 2) Dik duruma gelmek 3) Ayakta durmak Hissem neyse ben de isterim diye karşıma dikilmez mi? H. Taner 4) Göz belli bir noktaya uzun süre bakmak Gözlerime dikilen… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • diyastol — is., lü, fizy., Fr. diastole Sistolden sonra karıncıkların genişlemesi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
… Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”